Eğitim ve Hayatımız
Eğitim ve Hayatımız
Eğitim ve Hayatımız. Doğum anından başlayarak ölümle nihayete eren eğitimin hayatımızda oldukça kıymetli bir yeri bulunmakta. Sosyal hayatımızda dahil olmak üzere birçok bakımdan hayatımıza tesir eden eğitim hayatının kıymetini anlamak adına bu yazıyı hazırlamayı uygun gördük. Hayatın ta kendisidir diyebileceğimiz eğitim anlayışının, düşünce, davranış ve karar verme mekanizmaları üzerinde önemli etkileri bulunmaktadır. İnsan her zaman daha iyiye doğru adım atmak ister. Daha iyi olana, daha güzel olana ve daha yararlı olana adım için ancak ve ancak eğitim yoluna başvurmamız gerekmektedir. Eğitimi bu yönüyle anlattıktan sonra cemiyetin, ülkelerin ve tüm dünya kamuoyunun geleceğini iyi bir yöne doğru ilerletmek için nesillerin kaliteli bir eğitime sıkı sıkıya bağlanması gerektiğini ifade edebiliriz. Bir insan tek başına bir hayat yaşarken iyi bir eğitim ve güzel bir okuma alışkanlığı sayesinde bir ömürde birden fazla hayatı yaşayabilir. Nasıl mı?
Bir Roman Bir İnsan…
Kitaplar uzun uğraşların, iyi bir tecrübenin, farklı bir bakış açısının ve daha nice farklı faktörlerin bir araya gelmesiyle oluşmaktadır. Romanları ele alalım. Bir yazar, bir romanı kaleme alırken farklı farklı faktörleri bir araya getirerek dünya kamuoyuna bir eser miras bırakmak ister. Bırakmak istediği bu mirasta ciddi bir uğraş ve hayat tecrübesi söz konusudur. Eğer birey hayatı boyunca hiçbir roman okumadan hayata elveda derse, sadece kendi hayatını yaşamış olur. Ancak aynı birey hayatı boyunca elli roman okumuş olursa, bir ömür içerisinde farklı farklı hayatları da yaşamış olacaktır. Zira bir roman da bir insanın hayatı söz konusudur. Romanların pek çoğu bir kurgu ve hayattan alınan materyallerle bir araya gelmek üzere meydana getirilmiştir. Yani Ahmet kişisi Moskova’ya gitmeden de bir kitap eşliğinde Moskova’yı ve Moskova insanını tanıyabilir. Bahsettiğim bu olgu ise ancak ve ancak kitap okuma alışkanlığı ile meydana gelebilir.
Bilge Bir İnsan Bilmediği Zaman Susmalıdır.
Gelelim iyi bir eğitimin insana kattığı değerlere… Eğitim ilk insandan bu yana var olan kıymetli ve önemli bir mefhum olarak karşımıza çıkar. Konuşmayı öğrenmekte eğitimin bir parçasıdır. Zanaat elde etmekte eğitimin bir parçasıdır. Eğitim yalnızca okullarda öğretilen ders kitaplarından ibaret değildir. Edep, ahlak, fenni dersler ve uygulamalı öğretilerin hepsi eğitimin bir parçası olarak karşımıza çıkar. Demirci Hasan ustanın yanında demir zanaatını öğrenen herhangi bir çırak; hem kendisine hem de cemiyete yararlı olacak bir iş kolu üzerinde ustalaşma yolunda adım atmış olacaktır. Bu da eğitimin bir parçasıdır. Fenni ve ahlaki dersler üzerinde yoğunlaşan ve mahkemelerde iyi ile kötüyü ayırt etmede vazife alacak bir avukatta eğitimin bir parçası olarak hayata başlar. Velhasıl eğitim hayatımızın her anında karşımıza çıkan ve yaşam boyu devam eden kıymetli bir mefhumdur. Bu konuda Yaşam Ayavefe’nin bir sözünü aktarmak istiyorum. ‘’Eğitim hayat boyu devam eder. Henüz bir idrake sahip olmadığımız çocukluk zamanımızda da… Kanımızın hızlı aktığı genlik yıllarında da… Daha ılıman ve olgun dönemlerimiz olan yaşlılık zamanlarında da devam eder. Eğitim her vakit hayatımız da önemli ve kıymetli bir yeri işaret eder. Oda şudur: Bilge bir insan bilmediği zaman susmalı ve bilginin ışığına doğru adım atmalıdır.’’