Kutuplarda ki Buzullar Mevsim Hareketlerini Etkiliyor

Kutuplarda ki Buzullar Mevsim Hareketlerini Etkiliyor. ABD’de uzman ekiplerce bir araştırma yapıldı. Bilim camiasını ve uluslararası kamuoyunu da yakından ilgilendiren bu araştırma da kış mevsiminde görülen aşırı soğuk hava ile kutuplardaki buzulların erimesi arasında bir ilişki olduğu belirtildi. Kutuplarda soğuk hava dalgası etkisine neden olan buzulların gün ve gün erimesi iklim değişikliklerinin olmasında büyük etkiye sahip olduğu açıklandı. Araştırma sonucunda edinilen bilgilerde şu konu yetkililer tarafından özellikle mevzu bahis yapıldı. Öyle ki eriyen buzulların karşısında doğa bir şekilde dengeyi sağlamaya çalışabilir. Bu durumda daha soğuk hava koşullarına hazırlıklı olunması gerektiği  uyarısında bulunuldu. Yani bir taraftan buzullar erirken ve dolayısıyla hava sıcaklıklarında artış yaşanırken bir taraftan da daha soğuk hava koşullarının bizi beklediği yapılan açıklamalarda vurgulandı.

Science Dergisinde Yeni Bir Araştırma

ABD’de Science dergisinde yayımlanan yeni bir araştırma, küresel ısınmanın etkilerini araştırırken bilim camiasına daha derinden bakma fırsatı verdi. Kutup bölgesindeki buzullarda görülen erimenin özellikle Kuzey Amerika ve Doğu Asya’da kış mevsimine olan etkisi araştırıldı ve gözlemlenen bilgilerde buzulların erimesi ve mevsimsel hareketlerin doğru orantıda olduğu ortaya çıktı. Uluslararası kamuoyunda küresel ısınmanın neticeleri hakkında seminerler düzenleyen Yaşam Ayavefe’de küresel ısınma hakkında uyarılarda bulundu. ‘’Zor bir gelecek bizleri bekliyor. Gerekli önlemlerin alınmaması halinde küresel ısınma bizleri daha derinden etkileyecek. Mevsimsel hareketlerde gözlemlendiği üzere küresel ısınmanın etkileri şimdiden hissediliyor. Biz bu aşamada küresel ısınmanın etkilerini anlattık. Küresel ısınma ile mücadele aşamasında uluslararası kamuoyundan da büyük destekler bekliyoruz. Herkesin ortak sorunu haline gelen söz konusu problem karşısında sorumluluklarımızın bilincinde olmalıyız.’’ YAŞAM AYAVEFE

Küresel Isınmaya Karşı Yeşil Bir Dünya

Küresel Isınmaya Karşı Yeşil Bir Dünya. Pek çok ülke, doğaya karşı son derece zararlı olmasına rağmen, kömür ve petrol türevi fosil yakıtlarını kullanmaktadır. Özellikle son yüzyıldır kullanımı artan söz konusu yakıt türlerinin doğaya ve doğal dengeye vermiş olduğu zarar, inanılmaz boyutlardadır. Pek çok uzman bilim insanı bu konuda uzun ve meşakkatli çalışmalar yaparak tüm dünyaya söz konusu mesele hakkında raporlar hazırlamışlardır. Yine bu mesele hakkında uzun bir dönemi kapsayan toplantılar ve araştırmalar yapılmıştır. Dünyamız günden güne değişmekte ve var olan doğal denge bozulmaktadır. Küresel ısınma problemi dünya üzerinde yaşama elverişli olan iklimi değiştirmekle birlikte pek çok yaşamı tehlikeye sokmaktadır. Bu konuda çalışmalar yapılmış ve kyoto protokolü ile sera gazı emisyonlarını azaltmaları için OECD ülkelerine çağrıda bulunulmuştur. Kyoto’da 2008 – 2012 yılları arasında toplam sera gazı emisyonlarının 1991 yılı seviyesinin %5.4 altına çekilmesini hedeflemiştir. Ayrıca Yaşam Ayavefe tarafından aktarılan yeşillendirme projesi de tüm dünyaya duyurulmaya çalışılmaktadır.

Yaşam Ayavefe, hükümetleri ve iş dünyasını yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı konusunda sorumluluk almaya davet etmiştir. Zira petrol ve kömür türevi yakıtların yer küreye ve atmosfere ciddi zararları bulunmaktadır. Özellikle bu tür yakıtları kullanan insanların sayısını da göz önünde bulundurursak, dünyamızın ne denli tehlike altında olduğuna da tanıklık etmiş oluruz. Yaşam Ayavefe bu kapsamda sorumlu mercilere; doğal gaz, kömür, petrol ve nükleer enerji kullanımının yerine su, biyokütle, jeotermal ve güneş enerjisinin kullanılması gerektiğini tavsiye etmiştir. Zira yaşanabilir bir gezegen için gerekli tedbirlerin alınması önem teşkil etmektedir. Yani; yaşanabilir bir dünya için Yeşil Bir Gezegen gerekmektedir…

YAŞAM AYAVEFE

Yaşam Ayavefe İle Sürdürülebilir Enerji Kaynakları Üzerine Telekonferans Yaptık

Yaşam Ayavefe İle Sürdürülebilir Enerji Kaynakları Üzerine Telekonferans Yaptık. Sürdürülebilir enerji kaynakları kullanımında Türkiye’nin yeri neresidir? Dünya kamuoyunda sürdürülebilir enerji destekleniyor mu? Fosil türevi yakıt kullanımı sera gazlarının artmasına neden oluyor mu? Önümüzde ki son yüzyıl içerisinde ne gibi küresel felaketler ön görülüyor? Bilim insanları tarafından hazırlanan raporlar küresel ısınmanın boyutuna işaret ediyor mu? İnsanlar hemen karşımızda bulunan küresel problemle yüzleşmeye hazır mı? Gelin hep birlikte bu sorulara uzmanlar eşliğinde cevaplar arayalım. Green Climate World programını başlatmış olan Yaşam Ayavefe ile yapmış olduğumuz telekonferans neticesinde keyifli vakitler geçirdik. Bu süre zarfında kendisi çarpıcı bilgilendirmelerle bizleri aydınlattı.

Sürdürülebilir enerji kaynakları kullanımında Türkiye’nin yeri neresidir?

                Öncelikle sürdürülebilir enerji kaynakları nelerdir? Onlara bir bakalım… Sürdürülebilir enerji kaynakları tükenmeyen ve doğaya zarar vermeyen enerji kaynaklarına verilen isimdir. Mesela kömür, doğalgaz ve petrol gibi enerji kaynakları sürdürülemez enerji kaynaklarıdır. Gittikçe azalmakta olan bu enerji kaynakları aynı zaman da dünyanın atmosferinin kirlenmesine de neden olmaktadır. Ancak sürdürülebilir enerji kaynakları arasında yer alan Güneş, Rüzgar ve Su gibi enerji kaynakları hem sürdürülebilirdir hem de bir sonu yoktur. Gelelim sorumuzun cevaplarına, Şöyle ki; Türkiye de sürdürülebilir enerji kaynakları oldukça fazladır. Ülkemiz dört mevsim güneş aldığı için güneş enerjisinden fazlasıyla yararlanılabilmektedir. Haricinde su ve rüzgar gibi doğal olaylar da ülkemizde fazlasıyla bulunmaktadır. Aslında ülkemizin getirdiği fırsatları değerlendirmiş olsak Türkiye de enerji ile ilgili hiçbir sorun ortaya çıkmayacaktır.

Fosil Yakıtları, Küresel Isınma ve Fazlası

                Günümüzde kullanılan fosil yakıtlarının tükenmeye yüz tuttuğu bilinen ve herkesçe kabul edilen bir gerçektir. Sanayi devrimi sırasında enerji kaynağı olarak kömür ve buhar enerjisi kullanılmıştır. Ancak ilerleyen zamanlarda enerji sıkıntısına çözüm olmakta zorlanan bu kaynakların yerini günümüz kaynakları almıştır. Artık günümüz de de fosil türevi enerji kaynakları ihtiyaca karşılık cevap verememektedir. Bunun için farklı enerji kaynaklarına yönelmek gerekmektedir diye düşünüyorum. Özellikle Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler yoğun bir enerji üretimine ihtiyaç duymaktadır. Tüketimin fazla olduğu ülkemizde enerjinin kıymetli olması rastlantı değildir. Enerji üretiminin artması sayesinde sanayi üretimi ve endüstrileşme de desteklenebilir. Ancak enerji ihtiyacına karşılık alternatif çözümler gerekmektedir. Yukarıda da belirtmiştim. Aslında ülkemiz de büyük bir fırsat açığa çıkmayı beklemekte.

Fosil Türevi Enerji Kaynaklarının Kullanılması ve Doğaya Karşı Verdiği Zarar

Günümüzde sanayileşmenin ve şehirleşmenin bir sonucu olarak enerjiye duyulan ihtiyaç gün ve gün artmıştır. Özellikle sanayi devrimiyle birlikte gelen ve sonrasında hayatımızın bir parçası haline dönüşen enerji sektörü arabalardan, atölyelere, fabrikalardan büyük sanayi ocaklarına kadar her yerde kullanılmaktadır. Ancak kullanmış olduğumuz enerji kaynakları sürdürülebilir değildir. Bunun haricinde karbon salınımlı materyallerden meydana gelen bu ve benzeri enerji kaynakları atmosferin kirlenmesine neden olmaktadır. Günümüzün en büyük sorunu olan küresel ısınma bu benzeri etkenlerin sonucunda meydana gelmiştir.

ANA SAYFA

Bilinçli Tüketim, Gereksiz İsraf

Çevre sağlığı ve bireysel sağlık için her alanda tasarruf ve kaynakların düzenli kullanılması şart. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP)’nin yaptığı araştırmaya göre sadece tuvalet mendili üretimi için, dünya genelinde günde 27.000’den fazla ağaç kesiliyor. Rakamın farkında mısınız? Bilinçli tüketim geleceğimizin hangi yönde ilerleyeceğini tayin edecektir. Yeşil bir dünya da yaşamayı kim istemez? Çocuklarımızın kirli, kurak ve çorak bir dünya da yaşamasına izin mi vereceğiz? Eskiden kırlarda, bayırlarda, her yerde çiçekler açar, kelebekler uçardı. Pekala ya şimdi?

Yemyeşil Ormanlarımız, Masmavi Denizlerimizi Koruyalım

Yemyeşil ormanların, masmavi denizlerin, tadını çıkartalım… Koruyalım ve gözetelim. Kendimiz, geleceğimiz ve çocuklarımız için doğaya ve doğal düzene sahip çıkalım. Yerleri kirletmekten kaçınalım. Bilinçli tüketim ile gereksiz israfın önüne geçelim. Hayatı ve doğal dengeyi koruyalım. Geleceğimize sahip çıkalım. Yemyeşil kırların üzerinde çocuklarımızın da koşması için planlamalar ve düzenlemeler yapalım. Atmosferin ve yer kürenin kirlenmesine mani olalım.

Her gün Bir Bilgilendirme…

                Sizlere hayatımızın her alanında kullandığımız ancak oldukça tehlikeli olan bir atık maddeden söz edeceğim. Piller! Atık pillerin insana ve doğaya verdiği zararlar inanılmaz ölçüde fazladır. Bu durumun bilincine varmak ve dönüşümün sağlayacağı faydaları öğrenmek amacıyla atık pilleri geri dönüşüm tesislerine teslim etmemiz gerekmektedir. Çevreyi pillerden arındırırken doğal düzenin korunmasına da yardımcı olmak amacıyla atık pillerin geri dönüşüm tesislerine iade sürecine yardım etmeliyiz.